23 Şubat 2011 Çarşamba

Marka Tescili Gelişme Stratejinizin İlk Adımıdır

Ticaret alanında kullanılan ad ve sembollerin korunmasının zamanlaması sorulmaktadır.

Marka tescili başvurusu için en doğru zaman nasıl belirlenir?

Yanlış olandan başlayalım; bir çok kişi markasının ticaret alanında makul bir tanınmışlık düzeyine ulaştıktan sonra ancak tescilini düşünmektedir. Bu kesin bir hatadır. Markanın kabul edilir bir tanınmışlık düzeyine ulaşması ya yıllara yaygın bir emeği yada kısa zamanda yoğun bir tanıtım çabasını gerektirir. Her iki durumda da marka için bir maliyet ödenmiş olacaktır. Örnek verirsek:

Markanın tanınırlığını sağlamak için tabela, kartvizit, broşür, reklam, fuar katılımı, vs... gibi faaliyetlere çeşitli ödemeler yapılabilir yada küçük işletmelerde alanda çalışılarak, bazı durumlarda alıcılara neredeyse tek tek ulaşılarak çoğunda yıllara varan emek harcanır ve bunun sonucunda bir tanınırlık elde edilir.

Bütün bu çabanın ardından markanın artık yeteri kadar tanınır olduğuna kanaat getirilince tescil aşamasına geçilir. Markanın bir başkası adına tescilli olduğu öğrenilir ve ya o güne kadar harcanan emek ve para bir yana bırakılıp yeni bir isme geçilir yada markanın önüne yada arkasına ilaveler yapılarak ilk bakışta taklit bir marka olduğu izlenimini yaratır şekilde bir geçici çözüm aranır. Her durumda emek ve çaba boşa gitmiş durumdadır.

Bir markanın piyasada kabul edilebilir bir itibar sahibi olması için ödenen maliyetin yanında marka tescili başvurusunun maliyeti hiç denecek düzeydedir. Bir fuar katılımı maliyeti bile marka tescili maliyetinden daha yüksek olabilir. Tescile kadar alınan risk tescile ödenecek maliyetle karşılaştırılamaz derecede yüksektir.

Marka tescili başvurusu için önerdiğimiz zaman markanın ne olduğuna karar verildiği gündür. En doğru sıralama şudur. Kişi bir yada iki yıl sonra bir yatırım planı kurmakta ise acil olarak buna bir ad koyup marka tescili talebinde bulunmalıdır. Şirketi kurduğu zaman yada ticaret alanında faaliyete başladığı zaman tescili tamamlanmış marka elinde bulunmalıdır.

Alınmış tescil belgesi sahibini taklitçi durumuna düşmekten koruyacaktır. Talep edilen marka eğer başkası adına tescilli ise zaten bunu öğrenmiş olacağından başka isme yönelerek muhtemel tehlikeden kurtulmuş olunur.

17 Şubat 2011 Perşembe

Yeni Bir Trademark Publisher Vakası

Markaların uluslar arası tescili ve yabancı ülkelerdeki tescilin ne tür sorumluluklar getirdiği bilinmediği için bunu bir fırsat olarak gören kimseler marka tescili sahiplerini yanıltarak para alma yollarını zorlamaktadır.


Birkaç yıl evvel böyle bir faaliyet yapan “Trademark Publisher” adında bir firma önce faks çekerek sonra da mektupla başvuru sahiplerinden markanın uluslar arası yayını için ücret talep etmişti. Birkaç yüz Türk firmasını “ikna” edip yüklü bir ciro da yapabildiler. Yaptıkları şey doğrudan dolandırıcılık olarak adlandırılamaz çünkü ödeme yapıldıktan sonra söz verdikleri gibi markayı uluslar arası yayınlanmakta olan kendi internet sitelerinde yayınlıyorlar, zaten verdikleri hizmet de bundan ibaret. Suç olarak tanımlanabilecek tarafı ise bu işi sanki resmi bir yükümlülükmüş gibi göstererek tescil sahibini yanıltarak yapmaları.

Bugünlerde aynı yöntemi uygulayan yeni bir isim ortaya çıktı. WORLWIDE DATABASE OF TRADEMARKS AND PATENTS adındaki firma antetinde “WDTP” kısaltmasını kullanıyor. Tescil sahibi firmalara resmi bir yazıymış hissi uyandıracak şekilde hazırlanmış bir yazı fakslayarak markanın aynı şekilde uluslar arası yayını için 1.705.-EURO tutarında bir ücret istiyorlar.

İnternette yaptığım araştırmada yazıda görülen internet sitesine ulaşamadım. Bu tür bir yazı kendisine ulaşan marka sahipleri hemen vekillerine bilgi vermeli ve hiçbir şartta ödeme yapmamalıdır.

4 Şubat 2011 Cuma

Patent Tescili için Destekler

Türkiye’de yerleşik olan kişi yada firmaların yaptıkları patent tescili başvuruları aşamalı olarak TÜBİTAK tarafından destekleniyor. TÜBİTAK destekleri üç aşamada veriliyor:

1 Şubat 2011 Salı

Afrika'da Marka Tescili

Afrika kıtası son yıllarda ticari olarak ilgi gören ülkeler oldular. Savaş ve çatışmaların eskiye göre azalması ile oluşan ortamda ticari faaliyetler de artmaya başladı. Özellikle son bir iki yılda Çeşitli ülkeler için tescil talepleri ile karşılaşıyoruz.

Afrika kıtasında bulunan ülkelerde marka tescili için üç yol kullanılabiliyor:


-