17 Haziran 2008 Salı

En Doğru Marka Tescili Başvurusu Nasıl Yapılır?

Türk Patent Enstitüsü'ne marka tescili başvurusu yaparken dikkat edilmesi gereken bazı önemli detaylar var. Bir ucundan başlayarak anlatmaya çalışayım:

1- En önce mümkünse başvuruyu yapar yapmaz markayı da piyasada kullanacak şekilde hareket edilmemelidir. Marka tescilleri ortalama on-oniki ayda tamamlandığı için başvuru yapılmış olması tescili kesinleştirmez ve Türk Patent Enstitüsü marka başvurusuna benzer bir marka görmeyip (diğer kıstaslar bakımından denetledikten sonra) yayınına karar verse dahi üçüncü şahısların itirazı ile markanın tescili aksayabilir. Her zaman en doğru yöntem yatırıma girişmeden önce marka tescili işlemlerinin tamamlanmasıdır.

2- Firmaların birden fazla marka tescili başvurusu yapması da hem tescil olasılığını arttırır hem de ileride yaşanabilecek aksi durumlara karşı önceden tedbir alınmış olur. Örnek: Markanın iptali için üçüncü şahıslar tarafından dava yoluna gidilebilir, yada piyasada yaşanan ani ve olumsuz olaylarla markanın itibarı zarar görebilir (gıdacılar için bozuk gıda, elektronikçiler için teknik problemler yaşanması vs. gibi...). Bu gibi durumlara karşı yedekte tescilli markalar bulundurulması tescil sahiplerine hareket alanı kazandırır.

3- Marka nasıl kullanılacaksa o şekilde başvuru yapılmalıdır. Tescilli markanın bir bölümünü kullanmak diye birşey yoktur.Bazı başvurularda firmaların bir kaç markayı bir seferde tescile başvurduğunu görüyoruz. Örnek: Firmanın "ALİ", "VELİ", "CAN" diye üç tane kullanmakta olduğu isim için bir dilekçede "ALİ VELİ CAN" diyerek başvurması durumları olabiliyor. Bunu da yaparken üç ayrı başvuru için ücret ödemeyip tek seferde hepsini bir tane fiyatına kapatmış olduklarını düşünüyorlar. Fakat bunun sakıncası şudur; firma markaları böyle kullanmamakta her bir kelimeyi ayrı ayrı kullanmaktadır ve kendisini taklit edecek olanlar da kelimeleri tek tek kullanacağından müdahalede sorun yaşayabilir. Bir de en büyük problem başka biri üç ayrı başvuru yaparak "ALİ", "VELİ" ve "CAN " markalarını aynı alanda kendi adına tescil edebilir.

4- Marka tescilinin hangi alan yada alanları (Nice Sınıfları)kapsayacağı çok dikkatle belirlenmelidir. Doğru meslek sınıfında alınmamış tescil hiç bir koruma sağlamaz. Benim vekil kullanmadan başvuru yapan firmalarda gördüğüm en büyük problem budur. Örnek: Özellikle mağaza zincirlerinde şu hataya rastlıyoruz; "mağaza kurma hizmetleri" diye yazarak başvuru yapıyorlar ve böyle yazınca "iş idaresi konusunda danışmanlık hizmetleri" alanında tescil veriliyor. Oysa tescilin alınması gereken alt sınıf "müşterilerin malları elverişli bir şekilde görüp satın alması için çeşitli malların biraraya getirilmesi hizmetleri". Bu şekilde markası kaybedilmiş tanınan mağaza zincirleri bulunmakta.

5- Yapılmış başvurunun takibi son derece önemlidir. ÖZellikle vekil kullanmadan başvuru yapan firmalar tüm işlemler yolunda gitse ve marka onaylansa dahi son aşamadaki işlemleri tamamlamayarak başvuruyu düşürmekteler.olumlu devam eden başvuruların tamamlanamama oranı %17 ve bunun tek sebebi takibinin doğru yapılmaması.

Şimdilik duralım...

Hiç yorum yok: